Mehmet Nuri Ersoy: “Cumhuriyetimizin 100. Yılını Kutlayacağımız 29 Ekim 2023 Tarihine Kadar 68 İlde, 92 Sosyal Bilimler Lisesinde ‘Atatürk Kitaplığı’…

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki sunumunda, “Bakanlığımız ile Milli Eğitim Bakanlığı arasında imzalanan protokole istinaden Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlayacağımız 29 Ekim 2023 tarihine kadar 68 ilde, 92 sosyal bilimler lisesinde ‘Atatürk Kitaplığı’ açmayı planlıyoruz. Kasım ayı itibarıyla İstanbul, Isparta, Antalya, Çankırı, Kastamonu, Çorum, Uşak, Batman, Balıkesir, Bolu ve Bursa illerindeki sosyal bilimler liselerinde bu kitaplıkların 15’ini açmış bulunmaktayız” dedi.

Plan ve Bütçe Komisyonu’nda bugün Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bütçe, kesin hesap ve Sayıştay raporları görüşülüyor. Görüşmeler öncesi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy bakanlığın bütçe sunumunu yaptı. Ersoy, şunları söyledi:

“TGA’YI KURMAMIZ SAYESİNDE DÜNYANIN EN ETKİLİ VE YOĞUN TANITIM YAPAN ÜLKESİ HALİNE GELDİK”

Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nı (TGA) kurmamız sayesinde, dünyanın en tesirli ve ağır tanıtım yapan ülkesi haline geldik. Tanıtım faaliyetlerine evvelki yıllarda olduğu üzere 2022 yılında da ağır bir biçimde devam ettik. Mecmua ve gazete ilanları, TV reklamları, tanıtım sinemaları, birlikte reklam çalışmaları, toplumsal medya uygulamaları, basın mensubu, influencer ve tıp operatörleri ağırlamaları üzere hem dijital hem de konvansiyonel bağlantı araçlarıyla ülkemizin esaslı tarihini, doğal hoşluklarını, kültürümüzü anlatan ve 200 ülkeye ulaşan özel tanıtım kampanyaları yürütüyoruz.

Tüm dünyaya örnek olan ‘Güvenli Turizm Sertifikasyon Programı’ çalışmalarına 2022 yılında da sürat kesmeden devam ettik. Haziran 2022 prestijiyle 12 bini aşkın tesis ve araç TGA’nın yetkilendirdiği memleketler arası kontrol firmaları tarafından denetlenmiş ve sertifika almaya hak kazanmıştır.

“TURİZM ÜLKEMİZDEKİ LOKOMOTİF ENDÜSTRİLERDEN BİRİSDİR”

Turizm ülkemizdeki lokomotif sanayilerden birisidir. Bu alanda global sürdürülebilirlik uygulamalarına sürat vermek, memleketler arası mutabakatlardan doğan yükümlülüklerimizi yerine getirmek ve turizm pazarındaki rekabetçiliğimizi artırmak için 2022 yılında, dünyanın önde gelen sertifikasyon kuruluşları ortasında yer alan, Global Sürdürülebilir Turizm Kurulu (GlobalSustainableTourismCouncil) ile 3 yıllık iş birliği mutabakatına imza attık. Bu iş birliğinin sonucu olarak, milletlerarası standartlara uygun bir formda ‘Türkiye Sürdürülebilir Turizm Programı’nı hazırladık. Program kapsamında, konaklama tesisleri için sürdürülebilir turizm kriterleri hazırlanarak, ‘Global SustainableTourismCouncil’e memleketler arası tanınırlık için müracaat gerçekleştirildi. Böylesine kapsamlı bir çalışmayı dünyada yapan birinci ülke olduğumuzu da söylemek isterim. Çok yakında hayata geçecek ‘Sürdürülebilir Turizm Programı’ ile dünyada sürdürülebilir turizm konusunda örnek alınacak bir ülke olacağız. Bu sayede turizm dalı uzun vadede daha da güçlü bir hale gelecektir.

Ayrıca Cumhurbaşkanımızın da sıklıkla lisana getirdiği üzere tabiata saygılı, etrafa hassas, israf yerine kanaati temel alan bir anlayışı toplumsal hayata yerleştirmemiz gerekmektedir. Bu fikrin turizm alanında da karşılık bulması gayesiyle 2008 yılında başlayan kampanyamız ile etrafa hassas konaklama tesislerinin sayısını değerli ölçüde artırdık. 2022 ekim ayı prestijiyle ‘Çevreye Duyarlı Konaklama Tesisi Belgeli’ tesis sayımız 446’ya, bu tesislerdeki yatak sayısı ise 289 bin 763’e ulaşmıştır. 2023-2025-2030 yıllarını kapsayan Sürdürülebilir Turizm Programı ile bütün konaklama tesisleri evreli formda etrafa hassas hale gelecektir.

“YABANCI ZİYARETÇİ SAYISI SON 20 YILDA 3,4 KATINA ÇIKMIŞTIR”

Ülkemiz turizmde sunduğu hizmet kalitesi bakımından bugüne kadar daima fark yaratmıştır ve yaratmaya da devam edecektir. Yaptığımız yatırımlar, bölümü daima bir adım öteye taşımış ve bunun sonucu olarak ülkemize gelen yabancı ziyaretçi sayısı son 20 yılda 3,4 katına çıkmıştır. 2019’da turizm rekorunu kırarak, Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü’nün datalarıyla en çok ziyaretçi ağırlayan ülkeler sıralamasında dünya 6’ncısı olduk. Covid-19 pandemisinin etkilerini göstermeye devam ettiği 2021 yılında, tüm zorluklara ve yasaklara rağmen süreci başarıyla yürüttük ve bu rekoru da aşarak dünya 4’üncülüğüne yükseldik. 2022 yılı Ocak – Eylül devrinde ülkemize gelen toplam ziyaretçi sayısı ise bir evvelki yılın birebir periyoduna nazaran yüzde 87 artışla 40,25 milyon kişi olmuştur.

Ağırladığımız ziyaretçi sayısında olduğu üzere turizm gelirimizde de değerli bir sıçrama gerçekleştirdik. 2002 yılında 12,4 milyar dolar olan turizm gelirimizi, 2019 yılında 37,3 milyar dolara yükselttik. 2022 yılı Ocak-Eylül periyodunda ise turizm gelirimiz 2021 yılının tıpkı devrine nazaran yüzde 68 artış göstererek 35 milyar doları aşmıştır. Ziyaretçilerin kişi başı gecelik ortalama harcaması da birebir periyot için 81,25 dolardan 90 dolara yükselmiştir.

“YAKALADIĞIMIZ ‘V’ ÇIKIŞINI DEVAM ETTİREREK 2022 YILI SONUNDA 44 MİLYAR DOLARLIK REKOR GELİR DÜZEYİNE ULAŞMAYI HEDEFLİYORUZ”

Almış olduğumuz tedbirler ve uyguladığımız yanlışsız siyasetler sayesinde Covid-19 sürecinden sonra yakaladığımız ‘V’ çıkışını devam ettirerek 2022 yılı sonunda 50 milyondan fazla turist ağırlayıp, 44 milyar dolarlık rekor gelir seviyesine ulaşmayı hedefliyoruz. Turizmde koyduğumuz maksatlara ulaşmak için hem gelirlerimizi hem de yatak kapasitemizi artırmaya devam ediyoruz. 100 milyar dolarlık bir ekonomik büyüklüğe ulaşabilmemiz konaklama kapasitemizi artırarak mümkün kılınabilir. Bu alanda da Bakanlığımızın çalışmaları ile kıymetli adımlar atılmıştır.

Ülkemizde 2002 yılında evraklı toplam 9 bin 896 konaklama tesisi bulunmakta iken 2018 yılında bu sayı 12 bin 429’a, 2022 yılı ekim ayı itibarıyla da 21 bin 83’e ulaşmıştır. Bu konaklama tesislerindeki yatak kapasitesi 2002 yılında 804 bin 153 iken 2018 yılında 1,7 milyona ve 2022 yılı ekim prestijiyle da yaklaşık 1,9 milyona yükselmiştir. 2002-2022 devrinde yatak kapasitemiz yüzde 136 artarken, 2018 yılından bugüne kadar tesislerimizdeki yatak kapasitesini yüzde 11,4 artırmış olduk. Bu yıl prestijiyle konaklama tesislerimizin tamamını Bakanlık Dokümanlı yaparak nitelikli turizm konusunda çok gerekli bir süreci tamamlamış olduk. Artık ise sınıflandırma dokümanı almalarını sağlayarak süreci bir basamak daha üst taşıyacağız.

Hedeflerimize ulaşma noktasında tesisleşmenin yanı sıra turizm potansiyelimizi daha uygun değerlendirebilmek gayesiyle turizm potansiyeli arz eden yerlerde altyapı uygulamalarına maddi, teknik ve denetimlik dayanağı de vermekteyiz. 2002-2022 periyodunda turizm hedefli etraf düzenlemesi ve altyapının geliştirilmesi ve sürdürülebilir turizm kapsamında yaklaşık 2,2 milyar TL altyapı takviyesi sağladık. Bu takviyenin 628 milyon TL’si 2018-2022 yılları arasında sağlanmıştır. Turizm potansiyelimizi güçlendirmek adına 2022 yılının geri kalanında 110 milyon TL’lik yatırım daha yapıyoruz. Altyapı çalışmaları kapsamında Antalya Belek, Serik-2 ve Bodrum Atıksu Arıtma Tesisi ve İlişkili Alt Yapı Tesisleri yatırımları bitirilmiş, Kemer İlçesi Çamyuva Atıksu Arıtma Tesisi çalışmalarına başlamak için Antalya Büyükşehir Belediyesinin bölüm protokolünü onaylaması beklenmektedir.

“HALK PLAJI SAYIMIZI 16’YA ÇIKARACAĞIZ”

Turizmi yalnızca dış turizm olarak ele almıyor, iç ve dış turizmi birlikte kıymetlendiriyoruz. İç turizmde vatandaşlarımızın taleplerini dikkate alarak 2019 yılında başlattığımız ‘Ücretsiz Halk Plajı Projesi’ kapsamında daha evvel üretimi tamamlanarak vatandaşlarımızın hizmetine sunulan 7 adet fiyatsız halk plajına ek olarak 2022 yılında; Kemer ilçesi Beldibi-Çifteçeşmeler (Erez burnu) Fiyatsız Halk Plajı, Kemer ilçesi Beldibi Mahallesi-Bahçecik Fiyatsız Halk Plajı, Muratpaşa-Güzeloba (Lara) Fiyatsız Halk Plajı kullanıma açılmış ve böylelikle toplamda 10 adet 5 yıldız kalitesinde fiyatsız halk plajı, vatandaşlarımızın kullanımına sunulmuştur. 2023 yılında; Antalya Konyaaltı Küçük Çaltıcak Fiyatsız Halk Plajı, Muğla Bodrum Torba Fiyatsız Halk Plajı, Muğla Bodrum Gündoğan Fiyatsız Halk Plajı, İstanbul Şile Fiyatsız Halk Plajı, Antalya Kemer-Phaselis Antik Kenti Ören Yeri Kıyı Alanı Düzenlemesi, İzmir Seferihisar-Teos Antik Kenti Ören Yeri Kıyı Alanı Düzenlemesi olmak üzere 6 adet daha fiyatsız halk plajını hizmete açarak plaj sayımızı 16’ya çıkaracağız.

“ÖĞRETMENLERİMİZİN DE YETERLİLİKLERİNİ VE MESLEKİ GELİŞİMLERİNİ ARTIRABİLMEYİ AMAÇLIYORUZ”

Turizm bölümünde çalışanların niteliklerinin artırılması ve ferdî gelişimlerine katkı sağlanması maksadıyla eğitimlerimize ve iş birliği çalışmalarına da kıymet veriyoruz. 2022 yılı içerisinde, ağustos ayı prestijiyle toplam 120 işbaşı eğitim kursu düzenlenmiştir. Bu eğitimlerdeki iştirakçi sayısının yılsonu prestijiyle 4 bine ulaşmasını hedefliyoruz. Ulusal Eğitim Bakanlığı ile imzalanan protokol kapsamında da seçilen öğrencilerin otel ve işletmelerde ağırlaştırılmış maharet eğitimlerini almalarını, en az üç yabancı lisan konuşarak mezun olmalarını, okurken burs almalarını, mezun olduktan sonra istihdam edilmelerini; öğretmenlerimizin de yeterliliklerini ve mesleksel gelişimlerini artırabilmeyi amaçlıyoruz. Bu kapsamda 2022 yılı prestijiyle 60 adet Turizm Meslek Lisesi ile 41 adet otel kümesi eşleşmiştir. Turizm alanında potansiyelimizi geliştirecek geniş bir yelpazeye dağılan politikalarımızı uygulamaya uğraşla devam edeceğiz.

“2023 YILINDA ARKEOLOJİK KAZI ÇALIŞMALARI İÇİN YAKLAŞIK 200 MİLYON TL’LİK BİR KAYNAK AYIRMAYI PLANLIYORUZ”

UNESCO Dünya Miras Listesi’nde 2002 yılında 9 olan varlık sayımızı 19’a çıkardık, bu sayıyı 2023 yılında 21’e çıkarmayı hedefliyoruz. Ayrıca 2002’de Dünya Miras Süreksiz Listesi’nde 18 olan varlık sayısını da 84’e çıkardık. 2022 yılında yerli, yabancı, kurtarma ve sualtı hafriyatı, yüzey araştırmaları üzere çeşitli alanlarda ulaştığımız 680 arkeolojik hafriyat ve araştırma sayısı ile dünyada en çok arkeolojik çalışma yürüten ülkelerin başında geliyoruz. Arkeolojik kazılarımızla yılda ortalama 5 bin 500 eser müzelerimize kazandırılmaktadır. 2022 yılında gerçekleştirilen hafriyatlar için yaklaşık 90 milyon TL kaynak kullanılmıştır. 2023 yılında arkeolojik hafriyat çalışmaları için yaklaşık 200 milyon TL’lik bir kaynak ayırmayı planlıyoruz.

Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak son 20 yılda kültürel mirasımızın korunması için müzecilik alanında çok büyük başarılar elde ettik. Kıymetli eserleri, modern müzecilik anlayışıyla sunan yeni müzeler açtık, mevcut müzelerimizi yeniledik. Bu çalışmalar sonucunda, 2002 yılında 96 olan müze müdürlüğü sayımız bugün itibarıyla 120’ye, bu müdürlüklere bağlı müze sayımız ise 183’den 211’e yükselmiştir. Özel müze sayısı ise 2002 yılında 59 iken 355’e yükselmiştir. Müzeciliğimizi yalnızca nicelik olarak değil, nitelik olarak da geliştirmeye verdiğimiz değerin bir tezahürü olarak, çağdaş müze binaları, yenilikçi stant biçimleri ve eğitim çalışmalarıyla müzelerimiz, memleketler arası standartlarda hizmet veren kültür kurumları haline dönüşmüş ve dünya çapında pek çok mükafata layık görülmüştür.

Müzelerimizde 2022 yılsonu prestijiyle toplam 3 milyon 301 bin 789 yapıtımıza konut sahipliği yapmaktayız. Bu tarihi yapıtlarımızın yenilikçi bir teknoloji anlayışıyla en üst düzeyde korunması emeliyle Bakanlığımız, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı ve ASELSAN iş birliğinde eser kimliklendirme projesi başlatmıştır.

“12 ÜLKE İLE KÜLTÜR VARLIĞI KAÇAKÇILIĞIYLA MÜCADELE ALANINDA İKİLİ ANLAŞMA İMZALANMIŞTIR”

Yurt dışında bulunan ülkemiz kökenli kültür varlıklarının iadesi için tüzel ve diplomatik tabanda çok istikametli olarak çalışmalarımız sürdürülmektedir. Bu kapsamda, Bakanlığımız bünyesinde şube müdürlüğü düzeyinde yürütülmekte olan çalışmalarda daha fazla uzmanlaşma ve faal uğraş için Kaçakçılıkla Gayret Dairesi Başkanlığı kurulmuştur. Bu alanda 4 bin 727’si Bakanlığımızın atılım yaptığı 2018-2022 yılları ortasında olmak üzere 2002-2022 yılları ortasında toplam 9 bin 42 kültür varlığının ülkemize iadesi sağlanmıştır. Ülkemiz UNESCO ve öbür milletlerarası kuruluşlar nezdindeki çok taraflı platformlarda belirleyici bir pozisyonda yer alırken, 12 ülke ile kültür varlığı kaçakçılığıyla uğraş alanında ikili mutabakat imzalanmıştır.

Halkımızın tarihi ve kültürel kıymetlerimize kolay ve ucuz erişimini sağlamak maksadıyla fiyatını 60 TL’ye sabitlediğimiz Müzekart uygulaması ile Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşlarına Bakanlığımıza bağlı 300’den fazla müze ve ören yerleri ile birlikte Ulusal Saraylar Yönetimi Başkanlığına bağlı 13 ziyaret alanına ve Bakanlığımız Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığına bağlı ziyaret alanlarına sınırsız giriş imkanı sağlanmaktadır. Bugüne kadar 15,6 milyon vatandaşımız Müzekart ile buluştu.

Müzekart uygulamamızın dışında; 18 yaş ve altı, 65 yaş ve üstü Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, gaziler ile gazilerin anne, baba, eş ve çocukları, şehit yakını kimlik kartı sahipleri, engelliler ile bir refakatçisi, er ve erbaşlar, yerli ve yabancı basın kimlik kartı sahipleri ile Ulusal Eğitim Bakanlığına bağlı resmi/özel birinci ve orta öğretim kurumlarında misyon yapmakta olan öğretmenler; kimlik göstermek suretiyle müze ve ören yerlerine fiyatsız girebilmektedir.

“2022 YILI SONUNA KADAR 39 ADET ESERİMİZİN DAHA RESTORASYONUNU TAMAMLAMIŞ OLACAĞIZ”

Bütün insanlığın ortak mirası olarak kabul edilen kültürel ve doğal varlıklar tarafından dünyanın sayılı ülkelerinden biri durumundayız. Bu kültürel mirasa sahip çıkmanın bir insanlık misyonu olduğu şuuruyla 2002 yılından günümüze kadar 2 bine yakın kültür varlığının proje, onarım, teşhir tanzim ve etraf düzenleme çalışmalarını gerçekleştirdik. Bu çalışmalardan 435 tanesi 2018 yılından bugüne kadar tamamlanan çalışmalardır. 2022 yılı sonuna kadar 39 adet yapıtımızın daha onarımını tamamlamış olacağız.

2002 yılı öncesi 10 yıllık periyotta 46 adet olan vakıf yapıtı ihya çalışmalarını; bin 714’ü 2018-2022 yılları arasında olmak üzere toplamda 5 bin 755’e çıkardık. Vakıf yapıtlarını ihya etmenin yanı sıra; ilk-orta ve yüksek tahsil kapsamındaki muhtaçlık sahibi 27 bin 500 öğrencimize çeşitli fiyatlarda burs imkanı sağlıyoruz. Muhtaçlık sahibi vatandaşlarımıza daha süratli sıcak yemek ulaştırabilmek için 2 adet taşınabilir aşevini birisi Eyüp İmaretinde, oburu de doğal afet halinde afet bölgesinde hizmet vermesi hedefiyle temin ettik. Taşınabilir araçlarımızın her biri tek seferde 350 şahsa sıcak yemek temin etme kapasitesindedir.

“KIZ KULESİ’Nİ, ULUSLARARASI RESTORASYON İLKELERİ VE BİLİM KURULU EŞLİĞİNDE RESTORE EDİYORUZ”

2020 yılında ibadete açtığımız ve halkımızın ağır ilgisine mazhar olan Ayasofya Camii’nde Mimar Sinan ve Gaspare Fossati döneminde yapılan bakım ve onarım çalışmalarından sonra gerçekleştirilen en geniş kapsamlı restorasyon çalışması Bakanlığımızca titizlikle devam ettirilmektedir. Sultanahmet’teki Osmanlı periyodunun tarihi Tapu Binası’nın restorasyonunu ve teşhir tanzimini de çağdaş müzecilik anlayışı ile gerçekleştirerek İstanbul’un ve Ayasofya’nın eşsiz tarihini ziyaretçilere sunmayı amaçlıyoruz. İstanbul’un kıymetli simgelerinden Kız Kulesi’ni, uluslararası restorasyon ilkeleri ve Bilim Kurulu eşliğinde restore ediyoruz. Planladığımız şekilde 2023 yılı ilk çeyreği itibarıyla tamamlandığında İstanbul’un hoşlukları Kız Kulesi panoramasından gözlemlenebilecek.

137 yıllık tarihiyle sanayi mirasımızın değerli öğelerinden biri olan Alsancak Eski İnhisar Fabrikası’nı restore ederek, arkeoloji, etnografya, resim-heykel müzesi, kütüphane, ihtisas kütüphanesi, sanat atölyeleri ve rekreasyon alanları ile 7’den 70’e toplumun her kesimine hitap edecek nitelikte ‘İzmir Alsancak Monopol Fabrikası Kültür ve Sanat Merkezi’ olarak 2023 yılı mart ayında hizmete açacağız. Söz konusu merkezin; kentin kültür sanat yaşamına yön verecek bir sanatsal cazibe merkezi olarak, kültür turizmi yarışında bize önemli bir avantaj sağlayacağına inanıyoruz.

“DİYARBAKIR E TİPİ CEZAEVİ; VATANDAŞLARIMIZA HİZMET EDECEK BİR ‘MÜZE VE KÜLTÜR MERKEZİ’ OLARAK İŞLEVLENDİRİLECEKTİR”

Ayrıca, Diyarbakır’ın ve ülkemizin hafızasına acı anılarla kazınan Diyarbakır E Tipi Cezaevi; müzeleri, tiyatro salonu, atölyeleri, kütüphanesi ve açık hava aktiflik alanlarıyla Diyarbakırlı vatandaşlarımıza hizmet edecek bir ‘Müze ve Kültür Merkezi’ olarak işlevlendirilecektir.

Hafıza müzemizde, yaşanan acılar ve ülkemizin acı anılarını oluşturan darbeler tarihi ve insanlık onuruna karşı işlenen hataların bir daha yaşanmaması için farkındalık oluşturmak için yerler oluşturulacak, Etnografya Müzemizde Diyarbakır kentinin ve kültürünün anlatımı yapılacaktır. Açık hava arkeolojik stant yerinde; M.Ö. 9.000’e uzanan tarihi ile GreFilla Neolitik yerleşimi kalıntıları ziyaretçileri ile buluşacak; atölyelerimizde Diyarbakırlı çocuklarımız, gençlerimiz ve bayanlarımız için eğitim ve sanat faaliyetleri gerçekleştirilecektir. Tiyatro salonunda sergilenecek oyunlar, çok emelli açık hava aktiflik alanında sinema ve gibisi etkinlikler ile kütüphane ve etüt salonlarında gençlerimiz, acı anılarla değil yüksek ülkülerle yetişecektir.

“KÜLTÜR VARLIKLARININ KORUNMASI KAPSAMINDA BAKANLIĞIMIZ TARAFINDAN 28 MİLYON TL NAKDİ YARDIM YAPILMIŞTIR”

2021 yılında taşınmaz kültür varlıklarının proje, bakım-onarım, teşhir tanzim, onarımları ve yeni müze imali için yaklaşık 735 milyon TL’lik bir harcama gerçekleştirmiştik, 2022 yılında ise bu alanlarda 2 milyar 400 milyon TL’lik bir bütçe ile çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz. Mülkiyeti vatandaşlarımıza ilişkin 236 adet tescilli taşınmaza da kültür varlıklarının korunması kapsamında Bakanlığımız tarafından 28 milyon TL nakdi yardım yapılmıştır.

Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığımız aracılığıyla, Türk Tarihinin destansı anlarından birine konut sahipliği yapan bölgeyi tarihi, kültürel, manevi bedelleri ve doğal dokusunu koruyarak gelecek jenerasyonlara aktarmak ve tanıtmak hedefiyle onlarca proje yürütüyoruz. Çanakkale Savaşları sırasında batan ve dalış topluluğu tarafından çok talep gören savaş batıklarının, dalış turizmine açılması ve Gelibolu Sualtı Parkı’nın oluşturulması, ülkemizde ve dünyada büyük karşılık buldu. 21 farklı dalış noktası ile uluslararası dalış camiasının gözü Gelibolu Sualtı Parkı’na çevrilmeye başladı. 2023 yılında destansı Çanakkale Zaferi’nin yıldönümü olan 18 Mart tarihinde Seddülbahir Kalesi’nin açılışını yapacağız. Ayrıyeten Şehitler Abidesi Etraf Düzenlemesi, Mustafa Kemal Yolu Projesi çalışmalarını da yeniden 2023 yılında gerçekleştireceğiz.

“KÜLTÜR MERKEZİ SAYIMIZ 2002 YILINDA 42 İKEN 2022 YILINDA 122’YE YÜKSELMİŞTİR”

Kültür merkezi sayımız 2002 yılında 42 iken 2022 yılında 122’ye yükselmiştir. Bu kültür merkezlerimizden 33 tanesi de yerel yönetimlere tahsis edilmiştir. Bakanlık görevine geldiğimiz 2018 yılından bugüne kadar büyük önem verdiğimiz kültür merkezleri projelerimiz kapsamında, içlerinde İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’nin (AKM) de yer aldığı, 10 adet kültür merkezimizi yurdumuzun çeşitli bölgelerinde halkımızın hizmetine sunduk. Kültür merkezlerimiz ortasında dünyanın en esaslı sanat kurumlarından biri olan Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın (CSO) evi ‘CSO Ada Ankara’ dünya standartlarında bir eser ve teknolojiyi zarafetle birleştiren bir anlayışla projelendirilerek hizmete açıldı.

Ankara Fotoğraf ve Heykel Müzesi, Ankara Etnografya Müzesi ile Ulus Kent Merkezi hudutları içinde yer alan Roma Hamamı, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Tarihi Salonu, Cumhuriyet Müzesi Genel Heyet Salonu, II. TBMM Binası Sığınak yapısı üzere Ankara için değerli ve sembolik kıymeti olan yapıların onarımları yapılarak bu kültürel yerler Ankara sanatseverleriyle buluşturulmuştur. Bakanlığımız tarafından direkt kültür merkezleri inşa etme çalışmalarımızın dışında, 2009 yılında başlatılan ‘Kamu Eliyle Yürütülen Kültür Yatırımlarına Destek Projesi’ kapsamında da kamu kurum ve kuruluşlarınca yaptırılan 213 kültür meskeni ve kültür merkezi inşaatlarına takviye sağlanmıştır. Ülke genelinde kültürel ve sanatsal faaliyetlere mesken sahipliği yapacak projelere ait lokal idarelere dayanak sağlamaya devam edeceğiz.

“TÜRKİYE KÜLTÜR YOLU FESTİVALLERİ TÜRKİYE’NİN ULUSLARARASI MARKA DEĞERİNE KATKIDA BULUNUYOR”

Bakanlığımız tarafından düzenlenen Türkiye Kültür Yolu Şenlikleri, bu yıl İstanbul ve Ankara’nın yanı sıra Çanakkale, Diyarbakır ve Konya olmak üzere 5 ayrı şehirde düzenlenmiştir. Türkiye Kültür Yolu Festivallerinin vizyonu; festival ruhunu, İstanbul, Ankara, Çanakkale, Diyarbakır ve Konya’dan tüm Türkiye’ye ve dünyaya ulaştırarak hem Türkiye’nin milletlerarası marka kıymetine katkıda bulunuyor, hem de şenliklerdeki rotalar kapsamında aslına uygun formda yenilenen tarihi ve kültürel ögeleri birer cazibe merkezine dönüştürüyoruz.

Bu şenliklerle, vatandaşlarımızın kültür ve sanata kolay bir formda erişimini sağlarken, sanatkarlarımıza da dayanak oluyoruz. Fakat her şeyden kıymetlisi, bu şenliklerle, şenliklerin yapıldığı kentlerin destinasyon tanıtımı yapılmakta ve başta Türkiye olmak üzere tüm dünyada bilinirliği artırılmaktadır. Sonuçta tüm bu tanıtım çalışmaları, ülkemize turizm geliri olarak dönmektedir. Oluşturulan bu ekosistem sonucu, turizmden elde edilen gelirin bir kısmı tekrar kültür ve sanata aktarılmaktadır.

İlki 2021 yılı ekim ayında Beyoğlu Kültür Yolu Şenliği ile başlayan, 2022 yılı mayıs ayında ise Beyoğlu’nun yanı sıra Başkent Kültür Yolu Festivali ile devam eden ‘Türkiye Kültür Yolu Festivalleri’ çatısı altına Çanakkale Troya Kültür Yolu, Diyarbakır Sur Kültür Yolu ve Konya Mistik Müzik Festivali’ni de katmış ve 2022 yılında toplam 7 şenlik gerçekleştirmiş bulunmaktayız. Konserlerden edebiyata, opera ve baleden tiyatroya, stantlardan çocuk aktifliklerine kadar 4 binden fazla aktiflik ile 20 binden fazla sanatçı aracılığıyla 33 milyon bireye ulaşılmıştır.

Festivaller mühletince TV, radyo, açık hava, dijital ve toplumsal medya mecralarında etkinlikler ile şenlik tanıtımları yapılmıştır. Şenlikler için web sayfaları hayata geçirilmiş, şenlik kapsamındaki vilayetlerde ve etraf vilayetlerde 37 ülkeden toplam 175 yabancı basın ve kanaat başkanlarına yönelik ağırlamalar gerçekleştirilmiştir.

“TÜRKİYE KÜLTÜR YOLU FESTİVALLERİ’Nİ 2023 YILINDA 7 BÖLGEMİZDEKİ 10 İLİMİZDE GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ”

İstanbul, Ankara, Çanakkale, Konya ve Diyarbakır’da yaşadığımız kültür ve sanat coşkumuzu tüm Türkiye’ye dalga dalga yayacağız. Bu kentlerimize gelecek yıl nisan ayında İzmir’i de ekleyeceğiz. Ayrıca Adana Portakal Çiçeği Karnavalı’nı da Türkiye Kültür Yolu Şenlikleri kapsamına aldık. Bir Türkiye markası olma yolunda, bizim beklentilerimizi bile aşan bir süratte ilerleyen şenlikleri; Gaziantep, Trabzon ve Erzurum’u da dahil ederek 2023 yılında 7 bölgemizdeki 10 vilayetimizde gerçekleştireceğiz. Bu şenlikleri, her yıl 5 yeni kent ekleyerek ve her yıl tekrar ederek ülkemizin her köşesine taşımak suretiyle kültür ve sanat hayatımızın ayrılmaz bir kesimi haline getireceğiz.

Bakanlığımızca kültür alanında yaptığımız yatırımların değerli bir kalemi de kütüphanelerimizdir. Çağdaş kütüphane anlayışı çerçevesinde nitelikli hizmetler verilebilecek özelliklere sahip yeni kütüphaneleri hizmete açıyoruz. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Programı’nda yer alan 18 bina yapımı inşaatımız hızla devam etmektedir. 10 projemizin ihale çalışmaları sürmektedir. ‘Kamu Eliyle Yapılan Kültür Yatırımlarını Takviye Projesi’ kapsamında destek verdiğimiz 43 adet yerel yönetim projesi ile birlikte son 7 yılda 139 kütüphane açtık ve Bakanlığımıza bağlı olarak hizmet veren kütüphane sayımızı bin 257’ye yükselttik.

“2002 YILINDA 70 BİN OLAN OTURMA KAPASİTESİNİ İSE 120 BİNE YÜKSELTTİK”

2002 yılında 230 bin metrekare olan halk kütüphanelerimizin toplam kullanım alanını 2022 yılında 400 bin metrekareye, 2002 yılında 70 bin olan oturma kapasitesini ise 120 bine yükselttik. 2002 yılında 427 bin olan halk kütüphanesi üye sayısını ise 5 milyona ulaştırdık. Çağdaş kütüphane anlayışı çerçevesinde kütüphanelerin toplumsal odak noktalarına pozisyonlandırılması kanısından hareketle Türkiye’nin ilk havalimanı ve gar kütüphaneleri, bebek kütüphaneleri ve AVM kütüphanelerini açtık. Rami Kışlası’ndaki kapsamlı onarım çalışmalarımız tamamlandığında, ülkemizin en büyük peyzaj alanına sahip içerisinde çocuk-genç, akademik, ihtisas kısımları bulunan; Atatürk’le ilgili araştırmaların yapılacağı bir kütüphanenin ve Türk Tarih Kurumunun ihtisas kitaplıklarının yer aldığı farklı etkinlik alanlarına sahip kent kompleksine, halkın buluşma noktası olacak müthiş bir kütüphaneye kavuşacağız.

Dünyadaki Türk-İslam yazmaları rezervinin çok değerli bir kısmına sahip olan Yazma Eserler Kurumumuz için Rami Kışlası’nda oluşturduğumuz kitap şifahanesi ile onarım ve konservasyon süreçleri kendi alanında dünya standartlarına kavuşturulacaktır. Ayrıyeten özel olarak yaptırdığımız kalıcı stant salonlarında yıl boyunca değişik temalarla nitelikli yazma eser stantları de düzenlenecektir. Rami kışlasının inşaatını kelam verdiğimiz üzere yıl sonunda tamamlayıp açılışa hazır hale getiriyoruz. İçi çağdaş kütüphane gayelerine nazaran tasarlanmış taşıtlar aracılığıyla hizmet götüren gezici kütüphane sayımız 65’e ulaşmış olup 81 ilde 81 gezici kütüphane hedefimizi önümüzdeki yıllarda gerçekleştireceğiz. Hedefimiz kütüphanesi bulunmayan ilçe ve semt kalmaması, gezici kütüphaneler yardımı ile kütüphane hizmetlerinin tüm nüfusa ulaştırılmasıdır.

“HALK KÜLTÜRÜ BİLGİ VE BELGE MERKEZİ’NE KAYITLI 5 BİN 270 SANATKARIMIZ BULUNMAKTADIR”

Halk kültürü mirasının korunması ve gelecek jenerasyonlara intikalinin sağlanmasına büyük ehemmiyet veriyoruz. Kadim kültürümüzün bir sonucu olarak UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listelerinde 21 kültürel kıymetimiz yer almaktadır. Bu alanda, en çok öge kaydettiren 4’üncü ülke konumundayız. 81 ilimizde yer alan Somut Olmayan Kültürel Miras İl Tespit Komisyonları vasıtasıyla toplam 297 unsurumuz ulusal envantere kaydedilmiştir. 22 yeni ‘Yaşayan İnsan Hazinesi’ ile birlikte envantere kayıtlı yaşayan insan hazinesi sayısı 67 olmuştur. Halk Kültürü Bilgi ve Belge Merkezi’ne kayıtlı 5 bin 270 sanatkarımız bulunmaktadır.

Sanatsal faaliyetlerin hem turizm hem de kültür alanında ülkemize kıymetli kazanımlar sağlayacağına inanıyoruz. Sanatsal faaliyetler denince akla birinci gelen etkinliklerden olan tiyatronun hayatımızdaki kıymeti hala devam etmektedir. Tiyatro bir manada toplumsal bir okuldur, bu şuurla Türk tiyatro sanatının ülke genelinde yaygın biçimde izlenmesini sağlamak ve yaşatmak amacıyla hem yatırımlar yapıyoruz hem de özel tiyatroları her yıl artan fiyatlarla destekliyoruz. 2002 yılında 28 olan sahne sayımız 81’e, 1 milyon olan seyirci sayımız 2 milyona, 4 bin 63 olan temsil sayımız da 6 bin 863’e çıkmıştır. Çalışmalarımız sonucunda tiyatrolarımızın seyirci sayısını yüzde 94 oranında artırmış olduk.

Yeni müelliflerin desteklenmesi emeliyle ‘Yerli Telif Eserlerin Desteklenmesi Projesi’ kapsamında birinci kere oyunu sahnelenen 67 farklı projeye yaklaşık 1 milyon TL dayanak sağladık. Bununla birlikte, Devlet Tiyatroları repertuvarında yer alan yerli muharrir sayısını yüzde 20 oranında artırdık. Ayrıyeten, üniversitelerin müelliflik kısımları ile atölye çalışmaları yaptık. Tiyatro sanatının geniş kitlelere ulaşması emelimizin bir karşılığı olarak tiyatro takviyelerini de son yıllarda katlayarak artırdık. 2002 yılında 60 özel tiyatroya 850 bin TL dayanak verilebiliyorken tiyatrolara vermiş olduğumuz takviyelerde hem niteliksel hem de niceliksel olarak büyük bir ilerleme kaydettik.

“2023 YILINDA DA ÖZEL TİYATROLARIN PROJELERİNE YOĞUN ŞEKİLDE DESTEK VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Dünya Sıhhat Örgütü tarafından ‘pandemi’ ilanının yapıldığı 11 Mart 2020 tarihinden bu vakte kadar özel tiyatrolara yapılan dayanaklar kapsamında; 2020 yılında 486 tiyatroya 21 milyon 500 bin TL, 2021 yılında 567 tiyatroya 53 milyon 365 bin TL, 2022 yılında da 474 tiyatroya 41 milyon 817 bin TL olmak üzere toplam 116 milyon 682 bin TL meblağında çeşitli mali takviyeler sağladık.2023 yılında da özel tiyatroların projelerine ağır halde takviye vermeye devam edeceğiz.

Bakanlığımızın amaçlarından birisi de estetik ve sanat marifeti gelişmiş bireylerin yetişmesine imkan ve ortam sağlamak, toplumun tüm kısımlarının sahne sanatlarına çarçabuk erişimini sağlamaktır. Bu şuurla Devlet Opera ve Balesi Müdürlüklerimizce pandemi şartlarının gerektirdiği sıkı tedbirler eşliğinde geçen bir evvelki dönemde bile toplam 140 temsil gerçekleştirdik. Tedbirler nedeniyle bu temsillerde 14 bin seyirciye ulaşabilmiştik. Pandeminin tesirini azalttığı 2021-2022 sanat döneminde ise şu ana kadar yerleşik sahnelerimizde 599 temsil gerçekleştirerek 211 bin 233 seyirciye ulaştık.

“TÜRK FİLM ENDÜSTRİSİNİ GELİŞTİREREK ULUSLARARASI ARENADA MARKA HALİNE GETİRMEYİ AMAÇLIYORUZ”

Stratejik bir dal olarak takviyemizi daima artırdığımız sinema kesimi vasıtasıyla kültürel kıymetlerimizi topluma yaymayı, Türk sinema sanayisini geliştirerek milletlerarası arenada marka haline getirmeyi, Türkiye’yi yabancı üretimciler için değerli sinema çekim merkezlerinden birisine dönüştürmeyi amaçlıyoruz.

Sinema ve dizi sinemalarımız vasıtasıyla bir kültür transferi ve bunun sonucu olarak eser ve hizmet ihracı yoluyla bir ekonomik aktiflik oluşturmayı amaçlıyoruz. Bu hedefle 1990-2002 yılları ortasında sinema bölümüne verilen dayanak toplam 5,4 milyon dolar iken 2005-2022 yılları ortasında bu meblağ yaklaşık 47 kat artarak 253,2 milyon dolara ulaşmıştır. 253,2 milyon dolarlık bu dayanağın yaklaşık 49 milyon dolarlık kısmı 2018- 2022 yılları ortasında sağlanmıştır.

İstanbul Sinema Müzesi’ni, Türk sinema sektörünün kalbi Beyoğlu’nda, tarihi Atlas Pasajı’nı ve Atlas Sineması’nı baştan aşağıya restore ederek geçtiğimiz yıl hizmete açmıştık. Kendi alanında dünyada birinci üç müze ortasına giren ve eser koleksiyonu, etkileşimli uygulamaları ve stantları ile büyük ilgi gören İstanbul Sinema Müzesi, tam manasıyla yaşayan bir müze oldu. Beyoğlu Kültür Yolu Şenliğimizin de değerli duraklarından birisi olan Müze, kültür ve turizm alanında bizlere büyük katkı sağlamaya devam edecek.

Diğer taraftan Türk dünyası ülkeleri ortasındaki kültürel ve sanatsal iş birliği imkanlarının artırılması, müşterek tarihi, kültürel ve toplumsal kıymetlerimizin güçlendirilmesi maksadıyla Türk dünyasının sinemadaki varlığını ‘Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivali’ ile 1-5 Kasım ortasında bu yıl ikinci defa beyaz perdeye taşıdık. 10 ülke ve yedi özerk bölgeden 52 sinemanın sinemaseverlerle buluştuğu, 24 sinemanın yarıştığı ve 500’e yakın sektör temsilcisinin katıldığı Korkut Ata Türk Dünyası Film Festivali’nin üçüncüsü, Türk dünyasındaki en değerli kültürel aktiflik olarak 2023 Türk Dünyası Kültür Başşehri Şuşa’da gerçekleştirilecek.

“TOPLAMDA YAKLAŞIK 328 MİLYON ADET BANDROL VERİLMİŞTİR”

Kültür ve sanat hayatımızı geliştirmek için yalnızca fiziki yatırımlar yapmak yetmeyecektir. Telif hakkı sahiplerine ve yapıtlara hak ettikleri muhafazanın sağlanması için gerekli mevzuat çalışmaları, korsanlıkla uğraş, eğitim, farkındalık ve sektörel destekleme faaliyetleri Bakanlığımızca sürdürülmektedir. 2022 yılının birinci 10 ayı prestijiyle 327 milyon 198 bin 922 adet kitap bandrolü ve 904 bin 905 adet sinema-müzik-bilgisayar oyunu bandrolü olmak üzere toplamda yaklaşık 328 milyon adet bandrol verilmiştir.

Fikri mülkiyet ve kültür sanat odaklı 278 projeye sağladığımız dayanağın yanı sıra telif hakkı sahiplerini temsil eden 27 meslek birliğine kurumsal kapasitelerinin artırılması maksadıyla sağlanan mali dayanak, ilgili kesimlerin güçlendirilmesine katkı sunmaktadır. Ayrıyeten ilan ettiğimiz ‘Gelecek Gençlerin Kültür Endüstrileri Destek Programı’ kapsamında, 16-29 yaş ortası gençlerimizin kültür sanayileri alanındaki girişimcilik ve yaratıcılık kabiliyetlerini artırmaya yönelik 68 projeye 15 milyon TL dayanak sağladık.

Atatürk Kültür, Lisan ve Tarih Yüksek Kurumu gerçekleştirdiği bütün faaliyetlerde, Atatürk’ün 1936’da TDK ve TTK kuruluşuyla ilgili TBMM’de yaptığı konuşmasında işaret ettiği, milli bir akademiye dönüşme gayesini ana hedef olarak belirlemiştir. Yüksek Kurum bünyesinde bu amacı gerçekleştirmek için araştırma projeleri, akademik yayınlar ve bilimsel etkinlikler gerçekleştirilmektedir.

“92 SOSYAL BİLİMLER LİSESİNDE ‘ATATÜRK KİTAPLIĞI’ AÇMAYI PLANLIYORUZ”

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu; askeri dehası ve devlet adamlığı ile uluslararası alanda geçmişten günümüze saygınlığını koruyan Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve birinci Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün doğumundan ölümüne kadar uzanan süreçte; yaşadığı mekanlar, yapılanmasında etkili olan olay ve olgular, gerçekleştirdiği devrimler ve dönemin tarihi şahsiyetleri hakkında bilgi vermek amacıyla Atatürk Ansiklopedisini 29 Ekim 2020 tarihi itibarıyla dijital ortamda erişime açmıştır. Ansiklopediye bugüne kadar 800’e yakın husus yüklenmiş ve 4 milyonun üzerinde kişi tarafından ziyaret edilmiştir.

Ayrıca, Bakanlığımız ile Ulusal Eğitim Bakanlığı ortasında imzalanan protokole istinaden Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlayacağımız 29 Ekim 2023 tarihine kadar 68 vilayette, 92 toplumsal bilimler lisesinde ‘Atatürk Kitaplığı’ açmayı planlıyoruz. Kasım ayı itibarıyla İstanbul, Isparta, Antalya, Çankırı, Kastamonu, Çorum, Uşak, Batman, Balıkesir, Bolu ve Bursa illerindeki sosyal bilimler liselerinde bu kitaplıkların 15’ini açmış bulunmaktayız.

Yüksek Kurum tarafından Atatürk’ün ömür hikayesi 2023 yılında 11 lisana aktarılarak, fikirlerinin yurt dışındaki genç jenerasyonlar tarafından da tanınması sağlanacaktır. Bu mevzuda ‘Türkiye’nin 100 Yıllık Birikimi’ ve ‘Genel Okuyucuya Yönelik Kitap Serisi’ başlığıyla 2 ayrı prestij eser serisi hazırlanacaktır.

“TİKA, BUGÜN YILDA 2 BİN CİVARINDA PROJE VE FAALİYET UYGULAMAKTADIR”

Başta Türk Cumhuriyetleri olmak üzere, ülkemizin tarihi kültürel bağlarla sıkı sıkıya bağlı olduğu tabii coğrafyası ile güçlü bir iş birliği geliştirmek üzere çalışan TİKA’nın, 2002 yılında 12 olan yurt dışındaki ofis sayısı bugün 60 ülkede 62’ye ulaşmıştır. 1992- 2002 yılları ortasında faaliyetler 28 ülkeye yayılmış iken bugün faaliyet alanına girmiş ülke sayısı 170 civarındadır. 1992-2002 ortası devirde yılda 200 civarında proje ve faaliyet uygulayan TİKA, bugün yılda 2 bin civarında proje ve faaliyet uygulamaktadır.

TİKA kurulduğu 1992 yılından bugüne kadar, yaklaşık 30 bin proje ve faaliyet gerçekleştirmiştir. Sıhhat, eğitim, su ve sanitasyon, onarım ve kültürel mirasın korunması ile insani krizler konusundaki projelerini 11 kat artıran TİKA’ya ayrılan bütçeyi de misyonuna uygun olarak 22 kat artırdık.

Başta TİKA olmak üzere ilgili kurumlarımız eliyle resmi kalkınma yardımlarının bir alt kategorisi olan acil ve insani yardımlarda da Türkiye son yıllarda büyük başarı göstermektedir. Ülkemiz başta Suriye savaşı mağdurları olmak üzere, Irak’ta, Yemen’de, Arakan’da, Afganistan’da, Somali’de ve pek çok coğrafyada mazlum ve muhtaçların elinden tutmaktadır. Dünyanın göz gerisi ettiği Arakanlı Müslümanlara yönelik bugün en aktif ülke olarak Türkiye, Bangladeş hududunda yer alan kamplarda da yardım faaliyetlerine devam etmektedir.

“TÜRKİYE BURSLUSU YAKLAŞIK 9 BİN 750 ÖĞRENCİYE ÇEŞİTLİ ŞEKİLDE BARINMA DESTEĞİ SAĞLANMIŞTIR”

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığımız; yurtdışında doğup büyüyen gençlerimizin toplumsal, kültürel ve mesleksel taraftan yeterli yetişmeleri, yaşadıkları toplumlarda daha faal olabilmeleri; Türkiye Burslusu öğrencilerin istekli elçilerimiz olması gayesiyle çalışmalarını sürdürmektedir. ‘Türkiye Bursları’ kapsamında ülkemizde 148 ülkeden yaklaşık 16 bin 500 memleketler arası öğrenci, 78 farklı kentte 141 üniversitede lisans, yüksek lisans ve doktora seviyesinde yüksek tahsil görmektedir. Türkiye Burslarına 2022 yılında 172 ülkeden 165 bin 691 müracaat alınmış ve 4 bin aday burslandırılmıştır. Türkiye Burslusu yaklaşık 9 bin 750 öğrenciye çeşitli formda barınma dayanağı sağlanmıştır.

‘Uluslararası Öğrenciler Akademisi’ programları kapsamında; 2022 yılında 12 farklı kentte toplam 238 eğitim programı gerçekleştirilmiştir. Programlara toplam 4 bin 155 öğrenci iştirak göstermiştir. Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımıza yönelik olarak Türkçe Çalışmaları, Yurtdışı Vatandaşlar Bursları, Tarih Akademisi, Çocuk Akademisi ve TEKNOFEST ile Hak ve Özgürlükler Güncesi üzere çalışmalar gerçekleştirilmiştir.

Bakanlığımızca Orta Doğu, Orta Asya, Balkanlar ve Doğu Avrupa’da çeşitli ülkelerde ‘Kültürel Miras Çalışmaları’ yapılarak somut ve somut olmayan Türk İslam kültür hatıralarının derlemeleri de gerçekleştirilmiştir. Türk kültürünü tüm dünyaya duyurmayı misyon edinen ve kültürel diplomasimizin en önemli yapı taşlarından olan Yunus Emre Enstitümüz, yumuşak gücümüzü artırmaya yönelik çalışmalarını; kültürel diplomasi yaklaşımı ekseninde sürdürmektedir. Yunus Emre Enstitülerinde ilk kilometre taşları Bosna Hersek ve Arnavutluk’ta atılmıştı. Bugün 55 ülkede 66 kültür merkezi bulunan ve kültürel diplomasimizin en değerli yapı taşlarından olan Enstitü; Türkçe eğitim çalışmaları, Türkçe yayınlar hazırlama, Türkçe yeterlik imtihanı, yaz okulları ve kültür-sanat faaliyetleri ile Türkiye’nin uluslararası alanda bilinirliğini, güvenilirliğini ve itibarını artırmak için 2022 yılında da gayretli çalışmalarını sürdürmüştür. 2022 yılında 200 binin üzerinde kişiye Türkçe eğitimleri verilmiş, Türkçe öğretimi faaliyetlerinin daha kaliteli bir niteliğe ulaşması adına 7 adet eser yayımlanmış, 37 ülkede Türkçe Seviye Tespit Sınavı ve orta ve büyük ölçekte 700’ün üzerinde kültür- sanat faaliyeti gerçekleştirilmiştir.

“BAKANLIĞIMIZA TAHSİS EDİLEN BÜTÇENİN; ETKİLİ, EKONOMİK VE VERİMLİ KULLANIMINA ÖZEN GÖSTERİLMİŞTİR”

Bağlı ve ilgili kuruluşlarımız dahil olmak üzere; 7 milyar 986 milyon 967 bin TL’lik 2021 yılı yılsonu ödeneği Bakanlığımızın politika ve hedefleri doğrultusunda kullanılmıştır. Bakanlığımıza tahsis edilen bütçenin; etkili, ekonomik ve verimli kullanımına özen gösterilmiştir. 2023 yılı bütçemiz ise bağlı ve ilgili kuruluşlarımız dahil olmak üzere 16 milyar 505 milyon 839 bin TL olarak öngörülmektedir. Bu bütçemizin 11 milyar 933 milyon 584 bin TL’si cari bütçe, 4 milyar 572 milyon 255 bin TL’si yatırım bütçesi olarak öngörülmüştür.”